28 Kasım 2013 Perşembe

BİR BARDAK ÇAYIN HİKAYESİ...


GÜZEL BİR ÇAY HİKAYESİ...

Üst demlik; gelindir, alt demlik kaynadıkça onun harareti artar, ama ayni zamanda olgunlaşır ve çay demlenir



Bardak; gelinin kocasıdır.Her iki çaydanlıktan da yeterince nasibini alır.

Biraz kaynana doldurur,birazda gelin. Bu nedenle denge unsuru çok önemlidir açık yada demli çayın hoşa gitmemesi bundandır.

Çayın şekeri; ise çocuklardır.Çaya tat verir fakat çok şeker çayın lezzetini bozar. Şekersiz çaya alışanlar için ise bir tanesi bile fazla gelebilir.

Çay kaşığı; görümcedir.Arada bir gelir karıştırır ve  gider.

Kayınpedere gelince; o da çay tabağıdır.Çayın demine suyuna hiç karışmaz, bir köşede  sessiz sedasız bir şekilde oturur. Sadece dökülenleri toplar ve çevreye zarar vermesini engeller. Ancak ara sıra boşaltmak gerekir yoksa taşıp her şeyi berbat edebilir.


Çay süzgeci; ailenin sahip olduğu değerlerdir. Aileyi dış müdahalelerden korur. Delikleri büyük olursa çayın tadı kaçabilir.


Suyu ısıtan ateş ise hoşgörüdür, o olmadan hoşgörü de olmaz.


Kısacası bir bardak çay AiLEDiR,

Ve ağız tadıyla içilen bir bardak çayın üstüne yoktur...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder